Çocukluğumuzdan bu yana büyüklerden duyduğumuz bir çok söz arasında ?Köylü Milletin efendisidir? sözünün ayrı bir yeri ve önemi vardı. Bu söz Mustafa Kemal Atatürk?e aittir.
Bu söz söylendiğinde köylü milletin gerçekten efendisi konumundaydı. Çünkü milletimizin karnını doyuran, etinin sütünün hayvansal ve bitkisel bütün gıdalarının kaynağı köylüydü.
Ama şimdi maalesef köylünün hâli perişandır?Bırakın Milletin efendiliğini; aşını ekmeğini bile kaybetmiş, üretme kabiliyeti, gücü elinden sinsi planlarla alınmış, köylü ürününe hak ettiği bedeli alamadığı için üretmeyi bırakmış, köyünü bile terk etmiş vaziyettedir. Köyünde kalanlarda işsiz güçsüz yoksul bir hayatı seçmiş atıl bir vaziyette beklemektedir.
Köylünün bu hale düşürülüp, tarımsal ve hayvansal üretim gücünün elinden alınması, gerçekten sıradan işler değildir. Bu işler AB dayatmalarıyla çıkarılan kanunlar çerçevesinde oluşmuştur. Tarım ve hayvancılıkta kendine yeten devletler arasında yer almışken, şimdi gerek tarımsal, gerekse de hayvansal ürünlerini bile ithal eden devletler arasında hızla yukarılara doğru tırmanmaktayız.
Peki neden bu hallere düştük? Neden tarımsal ve hayvansal alanlarda üreten değil de ithal eden konuma sürüklendik?
Bu soruyu Prof. Dr. Haydar Baş şöylece cevaplandırmaktadır; ?asker cephede mermisiz kalsa, süngüyle, taşla eliyle ayağıyla da olsa savaşır, ekmeksiz kalırsa savaşamaz, onun içindir ki tarım bir ülkenin en stratejik ürünüdür?
Milletimizle tarihten gelen düşmanlıkları olan küresel güçler, en stratejik ürünlerimizi üretmekten mahrum bırakarak bizleri soğuk savaşın hileleriyle köle etmeye, parçalayıp yok etmeye çalışmaktadırlar.
Hayvancılık ve tarımla uğralan köylü vatandaşlarımızın önüne tekrar milletin efendisi olmak fırsatı çıkmıştır.
Demokrat Parti iktidarında, ?Milli Ekonomi Modeli? ve ?Sosyal Devlet Milli Devlet? projeleriyle; tohumunuzu daha tarlanıza atmadan ürün bedelinin % 50 sini peşin olarak alacak, ürününüze devletin alma garantisi verecek, istediğiniz kadar ekme biçme hakkına sahip olacak, ürünlerdeki kotalar kaldırılacak, gerek hayvancılık gerek tarım da her türlü devlet desteği alacaksınız. Böylece tekrar tarımda ve hayvancılıkta kendine yeten devletler arasında yer alacak ve hatta dünyaya bile bakabilecek bir güç elde edebileceksiniz. Tercih sizin?
UĞUR KEPEKÇİ