Osmanlı Devleti'nin dış borçların ödenemeyecek kadar artması neticesinde alacağı olan batılı devletler Duyun-u Umumiye teşkilatı adı altında bir teşkilat kurarlar.
Düyun-u Umumiye (Düyun-u Umumiye-i Osmaniye Varidat-ı Muhassasa İdaresi), 1881-1923 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'nun iç ve dış borçlarını denetleyen kurumdur.
II. Abdülhamit döneminde kurulan Duyun-u Umumiye "Genel Borçlar" anlamına gelir. Düyun-u Umumiye kurulduğu yıldan itibaren, Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomik ve mali yaşamı üzerinde etkili bir rol oynamıştır.
Osmanlı İmparatorluğu 1854 yılında dış borçlanmalara başlamış ve 1874 yılına kadar 15 ayrı dış borçlanma yapılmıştır. Bu dönem içinde 239 milyon lira borçlanıldığı halde, hükûmetin eline yalnızca 127 milyon lira geçmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu, ilk dış borçlanmasını, Kırım Savaşı sırasında, savaş maliyetlerini karşılamak için gerçekleştirdi. Ancak mali durumu düzelmeyen devlet, savaştan sonra da borç almayı sürdürdü. Bundan sonra da borçlanmayı neredeyse alışkanlık haline getiren Osmanlı İmparatorluğu, yaşadığı her ekonomik sıkıntıda dış borç almaya başladı.
Hiçbir borç ödemesini yapamayan Osmanlı İmparatorluğu, sonunda alacaklılarla anlaşma yoluna gitti. Alacaklılarla masaya oturan imparatorluk, vergileri toplama ve alacaklılara ödeme görevi de yeni kurulan Düyun-u Umumiye İdaresi'ne verildi. Topraklarımızın işgali ve borçların tahsilatı bu teşkilat tarafında gerçekleştirildi.
Geçmişte yaşanan bu olayların benzeri şimdi yaşanmaktadır. Hacı Emmim, Ayşe Teyzem, saf Anadolulu vatandaşımız yukarda neler döndüğünün farkında değil. Kimin eli kimin cebinde umurunda değil ama maliye teşkilatı küresel alacaklıların borcunu tahsil ediyormuş gibi çalışıyor.
Bu konuda çarpıcı açıklamalar yapan BTP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu AKP iktidarının ekonomi politikasını eleştirdi. Sayın Ömer Eyercioğlu yenimesaj.com.tr'ye şu değerlendirmeleri yaptı;
"Bizim ekonomi politikalarımızı idare edenlerin ekonomimizi düzeltmekten öte uluslararası tefecilerin isteklerini getirdiklerini ya da 'bunların vermiş oldukları borçları nasıl tahsil ederiz' noktasında çalışma yaptıklarını görüyoruz. Ekonomik politika diye ortaya konulanlar veya açıklanan paketlerin tamamı aslında vatandaştan daha fazla alıp bu açıkları kapatmak üzerine dayanıyor. Bu vatandaşta bu para yok. O halde Sayın Şimşek'e de onun arkasında bu politikaları üretenlere de söyleyelim; dar gelirli de bu para yok, eğer siz bu açığı kapatmak istiyorsanız gözlerinizi başka yere dikmeniz lazım. Bizim önerimiz kimsenin cebine göz dikmeyin, gelin Milli Ekonomi Modeli'ni devreye koyalım ve hep beraber bu zenginliği ortaya koyarak borçlarımızı ödeyelim ve bağımsız bir ülke olmanın tadını çıkaralım"
Devletimizi iç ve dış borçları ödeyemeyecek duruma düşürenlerin, başımıza bir bela gelse kutsal topraklarımızı ilk terk etmeyeceklerine garanti verebilen varsa beri gelsin.
Aziz Türk Milleti, değerli dostlarım uyanma vakti gelmedi mi? Sizi bu küresel bataklıktan kurtaracak olan Milli Ekonomi Modeli'dir. Bu modeli uygulayacak Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) ve Lideri Hüseyin Baş'tır.