Kiliste toprak satışlarının geldiği boyutu ve binde 5 yasal sınırın aşılmasıyla alakalı uyarımızı yapmamıza, Diyalogun meyveleri adlı makalemizde çok sinsi planların yapıldığı uyarısını yapmamıza rağmen, yaşanan hadiselerde azalma olmamıştır. Öncelikle 15/05/2006 tarihli Diyalogun meyveleri adlı makalemizden alıntılar yapalım;
www.kilispostasi.com dan Sayın Mehmet İnekçioğlunun Aman Kilis'te Fare varmış makalesinden öğrendiğimiz kadarıyla düğün değil bayram değil ABD den bir grup ilim adamı kalkıp Kiliste sınır bölgesinde yaşayan Kilis Hamsteri farelerini incelemeye geliyor. Boş zamanlarında da asli görevleri olan misyonerlikle uğraşıyorlar. Tabi ki sen meydanı boş bırakır, kanuni serbestliği sağlarsan; Evliya Çelebinin 3000 Sahabe merkatına(kabir) rastladım diye methettiği Serhat şehrimiz Kilisimize kalkar gelir vatan evlatlarının ellerine İncil tutuştururlar.
Şimdi Kilis Barosu avukatlarından Galip Akdağın yakın zaman önce yaptığı tespiti aktararak oynanan oyunun büyüklüğüne dikkatinizi çekmek istiyorum "Kilisin BOP Projesindeki önemi ve konumu çok farklıdır. Kilis, güney sınırımızdaki tek Türkmen şehridir; demografik yapısı ABD'ye ait olan Büyük Ortadoğu Projesine(BOP) hiç de uygun olmayan tek şehirdir. PKK hiçbir zaman burada bir yer edinememiştir. Şimdilerde AKP Kilis Milletvekili Hasan Karanın; İslâhiyenin KİLİSe bağlanmasını bir Hükümet İcraatı gibi gündem etmesinin arkasında yatan asıl amaç da Kilisin demografik yapısının BOPa uygun hale getirilmesidir
Şimdi de yine Kilis Postası editörünün uyarısını aktaralım;
Satılık şehir görüntüsü
Kilisin nüfus bakımından azalan iller arasında yer almıştır. Yaşanan bu olay sıradan bir olay değildir. Eğer bir yerleşim birimi ilçe iken il olmuş, buna rağmen nüfusunda azalma olmuşsa; Kilis, Kilisli için tercih edilen bir yerleşim olmaktan çıkmış, göç alma yerine, göç vermiştir.
İl yada ilçe konumunda olan yerleşim birimleri genellikle göçü nüfusu ve geçimi az olan yerlerden alır. Yaptığımız araştırmalar göstermiştir ki; köy, belde yada ilçede yaşayan ve tarımla uğraşan Kilisliler geçimlerini sağlamakta zorlandıklarından topraklarını satarak elde ettikleri parayla daha rahat yaşayacakları yer olarak Kilisi değil de Gaziantepi yada başka yerleri tercih etmektedirler. Vatandaşı bunlara zorlayan sebeplerin başında; Kilisteki geçim şartları gittikçe daralmakta, esnafın durumu gittikçe zorlanmakta, yatırım imkanları imkansız hale gelmektedir. Bunun yanında Kilisteki toprak satışlarındaki artış, göçü arttırmaktadır.
Yaptığımız bütün uyarılara rağmen Kilisteki toprak satışları devam etmektedir. Yerli yabancı herkes Kilisten toprak alımına yönelmiştir. Yakın illerden bile emlakçıların uğrak yeri Kilis olmuştur. Birilerinin bu gidişe dur demesi gerekmektedir. Kilisten, görmezliğe kağıt üzerinde toprak alan para sahibi insanlar türemiştir.
Kilis, toprak yatırımcısı için sözüm ona kârlı bir yatırım yeri olabilir ama bilinçsizce yapılan satışların sonunun nereye varacağını birilerinin akletmesi gerektiği kanaatindeyiz
!
Şu an görünen manzara pek de iç açıcı değildir. Kilis satılık bir şehir görüntüsü arz etmektedir.(!)
Kiliste yapılan satışların yanında restorasyon çalışmaları da dikkat çekmektedir. Şimdilik cami restorasyonu gibi görünse de arkasından bir çapanoğlu projesi çıkıp, başka dinlere ait yerlerin restorasyon adı altında meydana çıkarılacağı günler çok uzak değildir. BOP saati Kilislinin aleyhine işlemektedir. İster yerli, ister yabancılara satılan topraklar sayesinde meydana gelebilecek tehlikeler sadece Kilis için değil, bütün vatan toprakları için de söz konusudur. Gelinen noktayı muhasebe etmeyi siz değerli okurlara bırakıyorum. Satışa gelmeyin! Önce topraklarınızı, sonra kimliğinizi, sonra da özgürlüğünüzü kaybedersiniz. Ağlamak pişman olmak asla fayda sağlamaz
!
UĞUR KEPEKÇİ