Kendine hizmet etmesini düşündüğü şahısları ve kadrosunu seçme şansı eline verilen vatandaşımız, kendince kararını verdi..!
Sandığa gitti ve gönlündeki duygularına tercüman olan oyunu kullandı.
Milletin verdiği karara saygı duyulur duyulmaz o kişileri bağlar ancak sonuçlar meydandadır
Önemli olan ortaya çıkan sonuçları herkesin gayet derinlemesine değerlendirip, gerekli dersleri çıkarıp, bundan sonra yoluna o şekilde devam etmesidir.
Seçimler, seçenler ve seçilenler arasındaki bir yarış gibi görünse de aslında toplumun genel yapısını yansıtmaktadır.Toplumlar, layık oldukları şekilde yönetilirler Hadisi Şerifi bu durumu,en güzel şekilde izah eder
Siyaset, toplumsal hayatın vazgeçilmez bir unsurudur ancak, uzun ince bir yoldur. Başarı elde edilir yada edilmez, ancak verilen mücadelelerin karşılığının alınması, atılan tohumların meyve vermesi zaman isteyebilir.
Zafer diye nitelenen başarının taktiri Allaha aittir. Zamanını O tespit eder. İnsanların, milletlerin, devletlerin kaderinde başarı varsa bir sebeple gerçekleşir; başarısızlık varsa o da bir sebeple gerçekleşir.
Onun için söylenmiş kıymetli bir söz vardır. Kişiler zaferden değil, seferden sorumludur.
Yani önemli olan hedefe varmak adına verilen mücadeledir; yoldur, yordamdır.
Savunulan davanın haklılığıdır önemli olan
Haklı olmak, haklı kalmak zor bir iştir, hele de haklılığı, doğruluğu, başkalarına anlatmak, kabul ettirmek işin daha zor tarafıdır
Çünkü ölçünün kalmadığı, nefsin istek ve arzularının önde olduğu, maddi menfaatin her şeyin üstünde olduğu zamanları, yoğun bir şekilde yaşamaktayız. Böyle bir ortamda, insanların sağlıklı düşünmesi, sağlıklı karar vermesi beklenemez
Seçim dolayısıyla vatandaşla daha sıklıkla iç içe olma fırsatı yakaladım ve gördüm ki; Bir milletin millet olma vasıfları dahi çok ciddi şekilde yara almıştır
Bir milleti millet yapan değerler; örfi değerler, ahlaki değerler ve dini değerler olmasına rağmen, insanlar çok farklı bir şekilde düşünüyor. Her durumdan vaziyet çıkarmaya çalışarak, her şeyi kendi lehine çevirmenin gayretini ortaya koyuyor.
Hadi sen de insanlar bu durumda iken, ona Allahın ölçülerinden, imandan Kurandan, vatandan, dürüstlükten, ahiretten, hesaptan bahset
Vatandaş, konuşanı dinliyor, verileni alıyor, sonra da kendi ruh haletinin gereğini, yani nefsinin isteğini yapıyor
Onun başka bir şey umurunda bile değil, vatan gitmiş, hak kavramı kalmamış, yönü şaşmış, hiç ama hiç umurunda değil
Sen Haklı olmuşsun, kendini paralayıp, önünde feveran etmişsin, onun umurunda değil ki, o sadece kendi nefsinin arzuları peşinde
Alemlere Rahmet Hazreti Muhammed(sav) Efendimiz insanların bu yönünü bakınız ne güzel izah ediyor;
Benimle sizin misaliniz, ateş yakan bir adamın misali gibidir ki, kelebekler kendilerini ateşe atarlar da o bunları ateşten korumaya çalışır. Ben de sizi ateşten korumak için elinizden ve eteğinizden tutuyorum; sizler ise benden kaçıyorsunuz. (Buhari, Rikak, 26; Müslim, Fedail, 17)
Haklı olanlar sanki bu hali yaşıyor
UĞUR KEPEKÇİ