Yaklaşan seçimler dolayısıyla bütün adayların ve siyasilerin en fazla ziyaret edecekleri seçmendir. Seçimden seçime hatırlanmaları adettendir (!) Seçmenleri seçimden seçime önemli kılan en kıymetli sermayeleri; oylarıdır.
Aslına bakarsanız seçmen için de en önemli varlıkları oylarıdır.
Nasıl önemli olmasın ki; verecekleri oy sayesinde nasıl yönetilecekleri, ne ile muamele görecekleri onun neticesinde belirlenecektir.
***
Anne baba, kızına gelen evlenme talebi konusunda ne kadar titizlik gösteriliyorsa, oy konusunda da en az o kadar titizlik gösterilmesi gerekmektedir. Kızınızı verirsiniz, eğer olumsuz
çıkarsa bir aile huzursuz ya da mahvolur. Ama oylarınızla sebep olacağınız yanlışlık, bir milletin yok olmasına sebebiyet verebilecek kadar tehlikelidir.
Bu güne kadar oylarına bu şekilde bakabilen seçmen sayısı maalesef yeterli olmamıştır. Seçmenin kültür boyutları genel olarak yeterli olmadığı ve başkaları tarafından kolaylıkla yönlendirilebildikleri için uzun zamandır ülkemizde bir yönetim zafiyeti oluşmuştur.
***
Ama her kötü gidişin mutlaka bir dönüşü, bir sonu olabileceğine inancımız tamdır. Şimdiye kadar böyle oldu, bundan sonra da böyle olacak diye düşünmemek lazımdır. Yapılan tahribatın önüne geçebilmek için mutlaka bir şeyler yapılmalıdır. Seçim kampanyaları sırasında oy istemeye gelen siyasilere aklınıza gelebilecek bütün soruları ve kendi çözümlerinin ne olduğunu sorunuz. Partilerin tüzükleri hakkında mutlaka bilgi sahibi olunuz. Eğer bilgi sahibi olmazsanız
en basit konularda bile aldatılırsınız.
***
Seçim çalışmalarına katılan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) kadın kollarından bir ablamızın ilginç bir tespitini aktarmak istiyorum:
Seçmenleri ziyaret ederek onları ikna etmek için kapı kapı geziyoruz. En fazla ilgimi çeken, parti programında ABye evet diyen partilerin seçmenlerinin bile büyük çoğunluğunun ABye karşı olduklarına şahit oluyoruz.
Demek ki, seçmen oyunu kime attığını bilemeyince niyet ile akıbet biri birinden zıt tecelli etmektedir. O zaman seçmen mutlaka eğitilmelidir.
UĞUR KEPEKÇİ