Ömer bin Sad, Aşura gününe üç gün kala, İmam Hüseyin (a.s)ın kafilesinin suya ulaşmaması için beş yüz süvariyi Fırat nehrini korumaları için görevlendirdi. (Bakar mısınız manzaraya; bir dünyaya yetecek Fırat nehrinden bir damla suyu bile çok gören mantık
)
Muharrem ayının dokuzuncu günü Hz. Hüseyin (a.s) ve ashabı, düşman tarafından ablukaya alındılar
Nihayet Aşura günü Ömer bin Sad, otuz bin savaşçıyla saldırıyı başlattı. Otuz iki süvari ve kırk piyadeden oluşan Hz. Hüseyin (a.s)ın ordusu, onların saldırıları karşısında korkusuzca direnip, yiğitçe savaştılar; hem şehit verdiler ve hem de onlardan öldürdüler.
Hz. Hüseyin (a.s)ın ashabının hepsi şehit olunca, sıra İmam (a.s)ın kendi ailesine geldiler savaş meydanına çıktılar, yiğitçe savaştıktan sonra onlar da şahadet şerbetini içtiler.
Aşura günü nihayet İmam Hüseyin (a.s) da o zalimlerin eliyle feci bir şekilde şehit edildi.
Çocuklarından Ali Ekber ve Abdullah babalarının yanında şahadete erişmiş ve savaştan kurtulan İmam Zeynel Abidin (a.s) da Müslümanların dördüncü İmamı olmuştur.
Bizler sadece birkaç sahnesini dikkatlerinize sunmakla Kerbela faciasında yaşananlardan bir nebze vicdanlarınıza bilgiler sunduk.
Umudumuz o dur ki hem gerekli dersler çıkarılsın, hem de O yüce şüheda Ehlibeyt kervanından şefaat talebinde bulunmaya bir nebze yüzümüz olsun.
Selam olsun Kerbela şehitlerine selam olsun imam Hüseyine!
UĞUR KEPEKÇİ