Adı Çanakkale destanı ile birlikte anılan Seyit Onbaşının Çanakkale Savaşında gösterdiği olağanüstü başarı neticesinde 276 kilo ağılığındaki top mermisini kaldırarak top namlusuna sürmesi ve yapılan atış neticesinde düşman gemisinin yara alarak batmasına vesile olması sürekli gündem edilir. Onun bu güce, taşıdığı yüksek imanla eriştiğine inanılır ki, biz de aynı görüşteyiz. Yüksek ideallere erişmenin altında yatan en önemli gerçek, o işe olan inançtır.
***
Sayın Başbakanın, Çanakkalede bir yerlere mesaj vermek adına yaptığı konuşmada, Seyit Onbaşıyı örmek göstermesi benim düşünce ufkumda değişik fikirlerin oluşmasına vesile oldu. Başbakanın dediği gibi Seyit Onbaşının hareketinden alınacak çok dersler vardır. Onun yüksek iman ve ideallerinin başında; vatan toprakları uğruna verilen mücadele vardır, fedakârlık vardır. Kendisine verilmeye çalışılan ödül ve maaşı, çok fakir olmasına rağmen, reddedecek kadar tok gönüllülük vardır.
Savaştan sonra Atatürk, Seyit Onbaşının ziyaretine gelerek, verilen maaş ve ödülleri neden kabul etmediği sorduğunda; Memleketimize kırk yılın başında bir iş, bir hizmet yaptıysak, hemen ödül, maaş mı olurmuş. Allaha hamd olsun ki kolum kuvvetim yerindedir, çalışır kazanırım. Bu halde iken bizim o maaşı almamız bize helal olmaz paşam!... cevabını verecek kadar yüksek imana sahiptir.
***
Övmekle bir yerlere sığdıramadığımız Koca Seyit Onbaşıya sorun bir hele; Koca Seyit, senin ve diğer şehit ve gazilerin uğruna canınızı seve seve verdiğiniz bu vatan topraklarını, dara düştük, İngilizine, Fransızına, bilmem nerelisine satıyoruz. Bakın size ne cevap verirdi
Eğer Seyit Onbaşıdaki imandan bir nebze nasip almak istersek, ondaki iman neticesinde olmazları oldurur, elin gâvuruna muhtaç olmadan ve toprak falan satmadan şu aziz milleti milli politikalarla âbad ederdiniz. Hem Seyit Onbaşıdan bahsedip hem de mandacılığı kabul ederek bağımsızlığımızı dünün itilaf; bugünün AB ülkelerine, ABDye devretmeye kalkışmazdınız..!
Ah koca Seyit; iyi ki bugünleri sağlığında görmedin, yoksa kahrından ölürdün..!
UĞUR KEPEKÇİ