STV, Zaman Gazetesi ve hoca efendilerine bağlı kurum ve kuruluşların hiç biri, Dinlerarası Diyalog faaliyetlerine karşı durduğumuzdan bu yana Prof. Dr. Haydar Baş hakkında hayırlı bir rüya bile görmezler
Öyle acımasız muhalefet ederler ki; Hıristiyana, Yahudiye ya da İslamdan başka herhangi dine mensup birine gösterdikleri hoşgörüyü bize göstermezler.
Prof. Dr. Haydar Başın suçu; Dinlerarası diyalog, ılımlı İslam, medeniyetler ittifakı gibi faaliyetlerin küresel güçlerin bir oyunu olduğunu, bu faaliyetlerle dini ve milli bütünlüğümüzün bozulmak istendiğini dile getirerek, yanlıştan dönmeleri için yaptığı uyarılardır
Son günlerle, özellikle STV ve Zaman Gazetesi Bağımsız Türkiye Partisini ve Prof. Dr. Haydar Başı haber ve yorumlarla gündem etmeye çalışmaktadırlar.
Malum kişi ve kuruluşların bu yaptıkları, tabi ki bize duydukları sevdadan falan değil, bize duydukları kin ve nefreti bir yerde kusma imkanı bulduklarını zannederek böyle bir faaliyete girişmişlerdir.
Sayın hoşgörü şakirtleri(!), muhabbet fedaileri(!)demokrasi havarileri(!) sizin gibi düşünmediğimiz için neden polemiklere, iftira ve hilebazlıklara baş vuruyorsunuz?
Referandumda hayır deme gerekçelerimizi açıkça ortaya koyduğumuz halde, bizi birilerinin yanında göstermek, yada asılsız iddialarla karalamak, size olsa olsa ebedi alemde azaptan başka bir şey kazandırmaz
Fikirleri ne olursa olsun, görülen lüzum üzerine farklı düşünen kimselerin referandum da hayır demesi toplu bir hareket yada birileriyle aynı safta yer almak manasına gelmez. Hem oy kullanmak her ferdin kendi demokratik tercihidir. Bundan neden rahatsızlık duyuyorsunuz ki?
Gelelim sizin kimlerle bir arada ve aynı safta olduğunuza:
Siz değil misiniz Dinlerarası diyalog için Yahudi, Hıristiyan ve farklı dinlerle senelerdir kol kola işler gören, dostluklar kuran
Siz değil misiniz Vatikanın ekmeğine yağ sürüp, inançlarına hizmet eden..
Siz değil misiniz Papa 6. Paul cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinlerarası Diyalog İçin Papalık Konseyi (PCID) misyonunun bir parçası olmak üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu ediyoruz. En aciz bir şekilde hatta biraz cüretle, bu pek kıymetli hizmetinizi icra etme yolunda en mütevazı yardımlarımızı sunmak için size geldik. İfadelerini içeren mektubu papaya sunan
(Fetullah Gülenin papaya sunduğu mektup/1998)
Siz değil misiniz yine hoca efendinizin papaya sunduğu mektupta Kendi memleketimizde şimdiye kadar çeşitli Hıristiyan mezheplerinin liderleriyle diyalog içinde olduk.diyerek kimlerle kol kola gönül gönüle olduğunuzu, açıkça beyan eden
Eğer kimin kiminle aynı safta olduğunu ortaya koymaya kalkışırsak, buna sayfalar yetmez. Sizi yaptıklarınızla yüce Allaha havale etmekten başka ne yapabiliriz ki! Allah yalanlarınızı ve hilelerinizi başınıza çevirsin inşallah!
UĞUR KEPEKÇİ