12 Haziran seçimlerine az bir süre kalmasına rağmen seçmen bir türlü seçim atmosferine bürünememekte, suskunluğunu korumaktadır. Sanki milletin ağzını bıçak açmamakta, gözünün önünde cereyan eden olaylara bile bir yorum getirmemeği tercih etmektedir.
Vatandaşımız, uzun zamandan beri üzerinde oluşturulmak istenen psikolojik baskılar soncunda konuşmaya çekinmektedir. Ya da konuşmanın bir sonuç vermediğini anlamış, konuşmak yerine 12 Haziranda eline geçecek fırsatı değerlendirmeyi beklemektedir.
Suskunluk her zaman için beklenenden farklı sonuçlar doğurmuştur.
Geçmiş makalelerimizde, suskunluğu izah etmek için basınçlı kazan adı da verilen düdüklü tencere örneğini vermiştik. Basıncı yükselen kazan bir süre sessiz kalır, sınırlar zorlanınca tepki vermeye başlar demiştik. Bu sebeple suskun geçen bu sürecin görünen manzarası, bu seçimin farklı cereyan edeceğini işaret etmektedir.
İktidar mensuplarının kamuoyunu meşgul etmek ve gerçekleri gözden uzak tutmak için çeşitli tiyatrolara başvurması? Hayali ve çılgın projeler, kaset skandalları, bölgemizde gelişen sıcak gelişmeler, belediye baskınları, taşıma ve yanıltma miting görüntüleri, inanılmaz hileler ve pişkinlikler, devlet destekli seçim yardımlarıyla yapılan propagandalar sürerken; vatandaşımız bu gündemle ilgilenmemeyi tercih etmektedir.
Bu güne kadar onun açlığına ve işsizliğine köklü çözüm bulamayan meclis içi iktidar ve muhalefet, vatandaşı adeta küstürmüştür. İster istemez vatandaş bu çılgın gündemlere ayak uydurmakta zorlanınca, çareyi susmak ve ilgisizlikte bulmaktadır.
Yaşı seksenlere varan eski siyasetçilerden köylü bir amcamızla sohbet ediyoruz. Çarpıcı ifadeler kullanıyor. Diyor ki; ?Ben bu yaşıma kadar böyle bir seçim görmedim. Herkes suskun, sanki karnına konuşuyor. Benim eski tecrübelerim şunu gösteriyor. Bu millet ne zaman suskunluğa bürünür. O zaman sürpriz yapar. Bu seçimde de millet sürpriz yapacağa benziyor. Ben çiftçiyim. Geldiğim nokta meydanda, işsizim ve karnımız ekmeğe doymuyor. Toplumun büyük çoğunluğu hâlinden şikâyetçi ama konuşmanın çare olmadığını anlamış, herkes bundan dolayı suskunluğu tercih etmektedir. Millet suskunluğunu sandıkta terk edecek ve hak edenlere gereken dersi verecektir. Velhasıl sükût ikrardır.?
UĞUR KEPEKÇİ