Sema ile top model yarışmasını bir arada sahneleyen zihniyetin niyet ve gayretinin ne olduğu hakkında bir yorum yapmaktan ziyade; semazenler ile top modellerin aynı sahnede sunulmasının yanlışlığını ortaya koymak istiyorum.
***
Çok sıklıkla üzerinde durmaya çalıştığım konulardan birisi kavram kargaşasıdır. Kavramlar ve içerdiği manalar, kullanıldığı yer ve zamanlar, birbirine karıştığından birbiri ile alakasız şeylerin de iç içe girmesine, dolayısıyla da muazzam bir kaos ortamına sebep olmaktadır. Öncelikle kavramlardan başlayalım.
Sema; Mevlevi dervişlerinin ney, nısfiye vb. çalgılar eşliğinde, kollarını iki yana açıp dönerek yaptıkları ibadet, Allahı zikir şeklidir.
Top model; Giyeceklerini, kendilerini tanıtmak ve yarışmak amacıyla mankenlerin yaptıkları gösterilerdir.
Gördüğünüz gibi yapılan şeyin biri dinde ibadetle alakalı; kendini Allaha adamış bir dervişin Allah aşkıyla dönerek Allahı zikretme halidir.
Diğeri de tamamen dünya zevkleriyle alakalı, kişinin kendini ve kıyafetini teşhir etmek için yaptığı bir gösteridir. Biz yarışmaya bir şey deme hakkına sahip değiliz. İsteyen bay ya da bayan kendini istediği şekilde teşhir eder; o, kişinin kendi tercihidir. Bizim itirazımız ibadet kastıyla yapılan ve tasavvuf kültüründe Hazreti Mevlana ile birlikte anılan, tamamıyla bir zikir (Allahı anmak) fiili ile top modellerin teşhirinin aynı kare içerisinde sahnelenmesidir.
***
Burada yapılan yanlışlıkta, sadece ilgili heyetin değil, o semayı sahneleyen kişilerin, yani, semazenlerin de payı vardır. Sema öyle her yerde ve her ortamda yapılamayan, sadece ibadet kültürü içerisinde kullanılan bir tarz olmasına rağmen, birkaç kuruş maddi kazanç adına bu teklifin asla kabul edilmemesi lazımdı.
Sema; bir gösteri aracı değildir!
Sema; bir tiyatro değildir!
Sema; tamamen kişinin Allah yakınlığıyla vecde (aşka) gelip kendinden geçme ve Allahı anma (zikir) halidir!
Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumî (k.s.) sema hakkında ne diyor;
Zülcelâl olan Allahın doğanıdır sema.
Hal ehlinin kalplerinin hizmetkarıdır sema.
Münkirlerin mezhebinde haramdır sema.
Aşıkların mezhebinde helaldir sema.
UĞUR KEPEKÇİ