Meydanda bir katliam vardır. Acımasızca katledilen, çocuklar, bebekler, hamile kadınlar, yaşlılar, gençler var...
İmam var, cemaat var, namaz kılan insanlar var, savunmasız canlar var. Bu masum insanlara kurşun sıkan ellere sahip olanlar her kim olursa olsun, insanlık ailesi adına utanç verici bir olaydır. Bu vahşetin izahı hangi törede var?
Dini, ırkı, soyu, sopu, milleti, cinsiyeti ne olursa olsun bu olaya sebebiyet verenlerin mutlak manada cezalandırılmaları gerekmektedir. Bu olayın perde arkası, niyetleri, azmettirenleri, sosyal sebepleri araştırılıp en ince ayrıntısına kadar çözüme kavuşturulmalıdır
Demokrasi ve insan hakları savunucuları, kanun koyucular, idam cezasını kaldıranlar da bu arada vicdanlarını bir kontrol etsinler.
44 cana kıyan kişi yada kişilerin bir değil birkaç kere idamına karar verilse ve idam edilse, bundan sonra bu ve benzeri işlere kalkışanlar hakkında caydırıcı olmaz mıydı?
Batılılaşma sürecinin içimize sokmaya çalıştığı töre düşmanlığı zaten milletimizin bir çok güzel hasletlerini ortadan kaldırdı. Milletimizin birlik ve beraberliğini paramparça etti. Özellikle televizyon dizilerinde son birkaç senedir işlenen töre düşmanlığı sayesinde milletimizin gelenek ve görenekleri yok edilmeye çalışılmaktadır.
Töre bir milletin inanç ve kültür harmanıdır. Uzun bir süreç içerisinde yaşanan olayların, söylenen sözlerin, neticesinde oluşan bir davranış biçimidir
Türk dil kurumu sözlüğünde, Töre;
Bir toplulukta benimsenmiş, yerleşmiş davranış ve yaşama biçimlerinin, kuralların, görenek ve geleneklerin, ortaklaşa alışkanlıkların, tutulan yolların bütünü, âdet:
"Töre anlayışları bu bilinçlilikleriyle pekişmiştir."- N. Cumalı.
Bir toplumdaki ahlaki davranış biçimleri, adap. Olarak geçmektedir...
Demek ki töre bir toplumunun, inançlarından kaynaklanan, asla hukuk ve ahlak dışı olmayan, birliği, güzelliği, saygıyı, merhameti, dayanışmayı sağlayan otorite hükmündedir.
En eski çağlardan itibaren Türkün tarihini inceleyin, onun töresinde, merhametsiz ve ölçüsüz hiçbir davranışa rastlayamazsınız.
Bazı dönemlerde aile büyükleri olsun, toplumun idarecileri olsun, kendi nefsi görüşlerini törenin önüne koymuş, bazen güçlü olanlar haksız işler yaparak, millete zulüm etmiş, adına töre demiş, yanlışlarına kılıf uydurmaya çalışmıştır.
Bu doğru ama toplumsal işlev olarak törenin o kadar faydaları varken, ortadan kaldırmaya çalışıldığı zaman bu milleti millet yapan vasıfları nasıl koruyacaksınız?
Büyükler derki; orman çakalsız olmaz çakal var diye ormanı terk mi edeceğiz?
Yapılacak iş ormana gidilmeli, çakallar da ıslah edilmelidir.
Yani töre diye yutturulmaya çalışılan yanlış davranışlar sağlam inanç ve ahlak akidelerinin süzgecinden geçirilmeli, ıslah edilmeli, toplum eğitilmeli ama asla törelerimizden vaz geçilmemelidir.
UĞUR KEPEKÇİ