22 yıldır görüşlerini ve şahsını tanımak şerefine nail olduğum Prof. Dr. Haydar Baş Beyin ne kadar haklı ne kadar doğru bir kişiliğe sahip olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır. Onun fikirleri, sadece yaşadığı döneme değil gelecek kuşaklara bile yol gösterecek niteliktedir.
Fikirleri doğru, net ve değişmez
Gerek dış gerek iç politikada hadiseleri okuması ve çözüm önerileri şaşmaz ölçüler içermektedir. Kendilerini tanıdığım günden bu yana ortaya koyduğu ölçülerde asla değişiklik olmamış, başkalarında çokça rastlanan değişim rüzgârı onun şahsının semtine bile uğramamıştır. Vatandaşın Onun hakkında, ilgi duyarak seslendirdiği ve kanaat getirdiği en büyük özelliği; Fikirlerinin doğru, net ve değişmez ölçüler içermesidir.
O, ortaya koyduğu ölçüleri feraset gözlüğüyle değerlendirerek tespit ettiği için hadiseleri doğru okumakta ve milletimize doğru yolu göstererek yardımcı olmaktadır.
Devletin bekasının; dini ve milli bütünlük sayesinde sağlanabileceği fikri onun olmazsa olmaz şartlarındandır. Bu konuda ortaya koyduğu Dini Ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler adlı eserinde, bu gün gelinen noktanın sebeplerini ve gelecekte bu davranışa devam edildiği takdirde; vatanımızın parçalanma sürecine geleceğini tespit etmekle kalmamış, ülkemizi karış karış dolaşarak konferanslar vererek vatandaşlarımızı uyarmaya çalışmıştır.
Kavga mantığıyla bir yere varılmaz
AB, yüce milletimize kurtuluş simidi gibi sunulurken, O; ABnin amacının 85 yıllık cumhuriyetimizi, 1500 yıllık İslam medeniyetini, 6000 yıllık Türk tarihini AB mezarlığına gömmek olduğunu, Sevrin yeniden hortlatılmak istendiğini, Lozanın delinmek istendiğini, v.s. hep söyledi durdu
Dinlerarası diyalog, ılımlı İslam, BOP, gibi ülkemizin ve dünyanın kaderini çok yakından ilgilendiren birçok konuda sadece milletimizi değil dünya insanlığını ısrarla uyarmaya çalıştı...
Milli bütünlüğümüzün teminatı olarak mutlaka devlet-millet, asker-sivil tek yürek tek bilek olmasının mutlaka sağlanmasını, bunun sağlanmadığı takdirde heba olup gideceğimizin ısrarla altını çizdi
Art niyetli vatan ve millet düşmanları Onu bu tutumundan dolayı askerin adamı, devletin adamı gibi iftiralarla yaftalamaya çalıştılar.
Yaşanan son gerginliklerden sonra Onun ne demek istediğini umarım anlamışlardır.
O demek istiyor ki; Kavga mantığıyla bir yere varılmaz, mutlaka birbirimizi anlamaya çalışmak zorundayız. Kahraman ordumuzun kaygılarını derinleştirecek davranışlardan kaçınılması gerektiğini, inancın hiçbir şekilde istismar konusu yapılmaması gerektiğini sürekli hatırlatmış, bu konuda da ölçüyü koymuştu; Fundamentalist (dinci) değil, dindarız. Şovenist (ırkçı) değil, milliyetçiyiz. Mandacı değil, bağımsızlıktan yanayız.
O, bu ölçüleri değişmez ölçüler mesabesinde görüp güçlü milletlerin; güçlü bir aileye, güçlü bir orduya, güçlü bir devlete mutlak sahip olunması gerektiğini savunmuştur.
Çözümün adresi: Prof. Dr. Haydar Baş
Yaşanan her olay Onun haklılığını göstermiştir. Bunu görenlere rağmen birçokları da ısrarla Onu toplumun gözünden saklamaya çalışmıştır. Ama güneş balçıkla sıvanmaz misali, onun fikirleri şimdi sadece ülkemizde değil, dünya sathında kabul görmeye başlamıştır.
Siyaset sahnesinde birlik olunacak adres arayan; sağcısından solcusuna, herkes, aynı zamanda milletimizin dertlerine bu zamana kadar bir çözüm bulamadıklarını da ikrar etmiş olmaktadırlar. Zaman nefis yapma meselesi değildir. Eskisiyle yenisiyle klasik siyaset anlayışı devletimize ve milletimize bir arpa boyu yol aldırmamış, aksine birçok cephe kaybetmemize vesile olmuştur. Dünya ilim adamları; çözümün adresinin Prof. Dr. Haydar Baş olduğunu deklere ettiler. Onlar sosyal devlet milli devlet anlayışının milli ekonomi modelinde ve Prof. Dr. Haydar Başta olduğunu kanıtladılar. Başka adres aramak beyhudedir.
UĞUR KEPEKÇİ
www.ugurkepekci.com