Kutlu doğum haftasına girdiğimiz bu günlerde Âlemlere Rahmet Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimizle ilgili temel bilgileri hatırlamamız lazım. Önce doğumunu hatırlayalım…
Resulullah (s.a.v.) Efendimiz Mekke’de Rebiü’l-evvel ayının 12. pazartesi gecesi sabaha karşı dünyaya gelmiştir. (M.570)
Babası Abdullah, peygamberin doğumundan 2 ay önce vefat etmiştir.
Annesi Vehb kızı Amine, doğumunda diğer kadınlar gibi eziyet çekmemiş, hatta ağırlık bile hissetmemiştir. Hamileyken bir gece rüyasında, tanımadığı bir kimse gelip, “sen âlemlerin en hayırlısına hamilesin doğduğunda adını Muhammed koy” diye ikazda bulunmuştur. Doğum anında da heybetli bir ses duyarak irkilmiştir.
Annesi; “etrafımda birçok hatun toplandı. Ne zaman ki Muhammed vücuda geldi; baktım mübarek başını secdeye koydu, ellerini kaldırdı, duada bulundu” şeklinde anlatıyor.
Hz. Muhammed (s.a.v) sünnetli doğmuştur. Doğduğunda sırtında ve omuzlarında Peygamberlik mührü vardı.
O’nu meleklerin yıkadığını, kaynaklar bize bildirmektedir.
DOĞUMUYLA GERÇEKLEŞEN OLAYLAR
•Resulullah (sav) doğduğu gece yeryüzündeki birçok put düşüp kırılmıştır.
•Kisra, Dicle kenarında büyük bir bina yaptırmıştı. Resulullah doğduğu gece Dicle nehri taştı, bina yerle bir oldu.
•Mecusilerin asırlardan beri yanan ateşleri yine Resulullah’ın (sav) doğumuyla sönmüştür.
•İran hükümdarı Kisra, kemerli bir saray yaptırmıştı. 14 kulesi vardı. O gece kulelerin bütün şerefeleri, yıkıldı.
RESULULLAH (S.A.V.) EFENDİMİZİN BAZI MUCİZELERİ
*En büyük mucize ve kerem’i beden ve ruh kalıbıyla miraç etmesi, Cenap-ı Hakk’ı hem dünya hem de gönül gözüyle müşahede etmesi; âlemleri, cennet’i, cehennem’i seyretmesidir.
*Bir defasında sütkardeşi Şeyma’nın omzunu bilinmeyen bir sebeple öylesine şiddetli ısırmıştı ki; ömür boyu bu iz silinmedi. Yıllar sonra esir düşen Şeyma’yı, Resulullah (s.a.v.) efendimiz bu yara izinden tanıdı
*Efendimiz cinlere de İslam’ı tebliğ etmiş, İslam’la şereflendirmiştir( böylelikle alemlere rahmet olduğu görülmektedir)
*Kendisine sütannelik yapan Hz. Halime, O’nun gelişiyle otların çoğaldığına ve ineklerin sütünün arttığına şahitlik etmiştir
Bunların dışındaki mucizeleri:
•Şakku’s- sadr (göğüs yarılması)
•Şakk-ı kamer (ay’ın 2 ‘ye bölünmesi )
•Yeni doğmuş bebeğin şahadeti
•Ölülerin dirilip dile gelmesi
•Yemeğin bollaşması
•Pınar’a dönüşen parmaklarından su akıtması
•Kurt’un şahadeti
•Koyunun Resulullah’a secde etmesi
•Devenin şikâyetini Resulullah’a arzı.
•Hanin-i ciz ( kütüğün inlemesi ) mucizesi
•Ağaç’ın yürüyerek Resulullah’a gelmesi
•Dağ’ın cezbeye gelmesi
•Taşlar ve lokmaların tesbihi
EFENDİMİZİN RIHLETİ
Hicret’in 11. senesinde, safer ayı’nın son günlerinde Hz. Muhammed (sav) efendimiz rahatsızlandı. Hasta yatağında Resulullah’ın yanında olan kızı Hz. Fatıma (as), oğulları, Hz. Hasana (as) ve Hz. Hüseyin (as), peygamberin (sav) üzerine kapandı, göğsünü göğsünün üzerine koydu ve ağlamaya başladı. Peygamber(sav) O’na;
“Ey Fatıma! Benim için ağlama, dövünme, yüzünü tırmalama, saçını başını yolma, ah-u figan edip vaveyla koparma. Allah’a sığınarak teselli bul” dedi.
Ardından birkaç nasihatte bulundu. Kulağına bir şeyler fısıldadı.
Sonra: “Allah’ım, Ehl-i Beyt’im sana emanettir. Allah’ım bunlar sana ve mü’minlere bıraktığım emanettir” dedi. Ardından, “ bana kardeşimi çağırınız!” dedi.
Hz. Ali (as) içeri girdiğinde Resulullah (s.a.v.) elbisesi ile Hz. Ali (as)’ı örttü ve kendisini Hz. Ali(as)’ın elleri arasına bıraktı. Vefat ettiğinde ise eli, Hz. Ali (as)’ın üzerinde idi.
(el-hüvarezmi, el- merakib lil- hüvarezmi, durrü’l menakın, s.29)
“RABBİM ŞEFAATLERİNE NAİL EYLESİN!”
BEHİYE İNEKÇİOGLU