Televizyon izlerken gözüm kısa haber özetlerinin geçtiği alt yazıya takıldı. Aynen şöyle yazıyordu: “A.B.D Merkez Bankası FED para basıyor.”
Daha sonra haberi incelediğimde Ünlü yatırımcı Jım Rogers, ABD Merkez Bankası Fed in üçüncü niceliksel gevşemeyi duyurmadan yeniden para basmaya başladığını ifade ettiğini, daha önceki iki tur parasal genişleme sonucunda piyasaya yaklaşık 2,3 trilyon doların enjekte edildiğini hatırlatan Rogers, piyasaların beklediği üçüncü tur parasal genişlemeye ilişkin olarak da ''Duyurulmasını beklemeyin'' yorumunu yaptı.
Bazı kaynaklara göre de A.B.D nin ayda ortalama 40 milyar dolar basacağını ve işsizlik bitene kadarda para basmaya devam edeceğinden bahsediyor.
ABD eski başkanı Bush, 2008’de patlak veren mortgage krizinden sonra “çabuk harcayacakların cebine para koyacağız” diyerek Kapitalizmin kurallarından çok farklı bir uygulamayı hayata geçirmişti. O dönemde 168 milyar dolar para basılmış ve vergi indirimi adı altında tüketicinin cebine konulmuştu.
.
Peki, bu haber niye bu kadar ilgini çekti derseniz aklıma Bağımsız Türkiye Partisi Lideri Prof. Dr. Haydar Baş’ın 2002 yılındaki seçim propagandasının kaynaklar kısmında üç ana madde vardı. Bu maddeleri her gittiğimiz yerde anlattığımızdan olsa gerek hafızamda dip diri duruyor bunlar.
1. Yeraltı ve yer üstü kaynaklarımızın devlet millet ortaklığı ile çalıştırılmasından elde edilecek gelir.
2. Yıllık kazancı 100 bin liranın üzerinde olanlardan alınacak vergi geliri
3. Yıllık gayri milli safi oranın % 30 kadar emisyon artırılacak ( para basılacak )
O dönemde seçmenin büyük bölümü kafayı para basmaya taktı, kimi para basarsan enflasyon olur, kimi para yalnızca altın karşılığında basılır.
Yakın geçmişimizi incelediğimizde paranın altın karşılığı basılması yıllar önce tarih oldu.
Dünya Savaşı’nın bitmesinden önce 1944 yılında Dolar’ı altına; diğer tüm para birimlerini de Dolar’a endeksleyen Bretton Woods anlaşması imzalandı.
Önceleri altın karşılığında dolar basan Amerika daha sonra parasının dünyada geçer akçe olduğunu dünya ülkelerinin rezerv para dolar bulundurmaya başladığını gören Amerika dünya devletlerinin emeğini üretimini bastığı kâğıt parçaları ile satın alaraktan sömürdükçe sömürdü.
Bu durum Amerika’nın hoşuna gitmişti. Dünya devletleri çalışıyor didiniyor üretiyor. Amerika merkez bankası ise maliyeti mürekkep ve kâğıt olan banknotları yeşile boyayaraktan ülkelerin emeğini üretimini satın alıyor.
Nitekim 1971 yılına gelindiğinde ABD altın karşılığı Dolar’ın altına endekslenmesini tek taraflı olarak feshetti.
O gün bu gün para altın karşılığı basılır diyen halk ve aldığı borç dolarları merkez bankasına koyaraktan karşılığında TL basan ve iflah olmayan bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti.
Hâlbuki Prof Dr Haydar Baş, Milli Ekonomi Modelinde paraya yeni bir tarif getiriyor ve diyor ki para emek ve üretim karşılığında basılır. Senyoraj geliri parayı basan ülkenin olur ama merkez bankana koyduğun faizli dolar karşılığı para basarsan o para Haydar Hocanın dediği gibi doların tercümesi olur, milletin emeğini üretimini faiz çıktısı olarak Amerika’ya gider.
Milli Ekonomi Modelinde halk çalışacak üretecek buna mukabil devlet para basacak halk da kazanacak devlette parasına hâkim olamayan bir devlet hiç bir şeyine hâkim olamaz.
Alaiddin Özkar 18/9/2012