Hösen o gün işten eve erken gelmiş.
Anasından bilabar( beraber ) yimeklerini yimişler. Anası billakma uzanmış. Hösen de tağanın ( pencerenin ) başına oturmuş , osanmadan hedikçinin gelmesini beklemiş. Amma o gün hedikçi
mehelleden geçmemiş !
İki gün gene eve
erken gelmiş gene hedikçi mehelleden geçmemiş.
Anasına :
- Kez ane , bu gedikçi niye mehelleden geçmor , Öldü mü
n’ etti ? Demiş . Keri hedikçi
heneğini duyduğundan gözleri parlamış. Gene
hedikçi heneğini ( lafı ) söylemeye başlamış:
- Hedikçining dediyiiii... hedikçinig dediğiiii...
Oğlan artık kulağından kuzluyucu olmuş ! ( aynı lafları
dinlemekten usanmış )
- Bin ceza vere senge de , hedikçiye de...
Kağım gidim şu hedikçiyi arıyım da bulum ! Anama ne demiş
bakalım !
- Kele oğlan benge
açık şu tazardaki destiden bir tas su ver babayıng heyrine ! Yüreğimin başı yanor Vallahil ezim !
- Babamdan ne heyir (
hayır ) gördüm kine , senden ne görücüm
! Demiş !
Anasına bir tas suyu vermiş , keri düşmüş yatmış.
- Ohhh ... demiş Hösen eyyi kine şu hedikçi bir heftadan belli gelmor, heç olmazsa osuruk
kokusu kesildi !
Sebeh olmuş anasına :
- Ane gel kehvaltıgı et dormuş.
Keri gene tutturmuş
- Hedikçining dediyiiii....
Oğlan gene singirlenmiş, alayı singiri depesine çıkmış
! Bele vere senge de... hedikçiye de...
yeter artık ciğerime tak dedi ! Gidip şu
herifi nerdese bulucum !
Kilis kazan , hedikçi kepçe ... Aramadığı sokak, cedde
kalmamış ! Herkese hedikçinig nerde olduğunu sorormuş.
Neyse sebehten ( sabahleyin ) hedikçiyi Karadaş ‘ da
gördüklerini söylemişler. Aramış , nihayet
hedikçiyi Kefizli ‘ning
kehvesinde çay içerken bulmuş ! Yanına getmiş .
- Selâmün eleykim Mehemed emmmi !
- Aleykimselam. Hoş gelding !
- Bizim anam , bir
heftadan belli :
- Hedikçining dediği dor, başka bir şey demor ! Ne deding sen bizim keriye ? Allahisen söyle! Beni singir hestesi etti Allah ‘ ıma, dinime
!
Hedikçi düşünmüş . düşünmüş !
- Heeeee.. temam !
Şey dedi...Şimdi eklıma geldi..
- “ Gel seni gelin edek
“ demişdim.
- Heeee... angladımmm !
Eve gelmiş , keriyi
bir eyyi geydirmiş
erabaya bindirmiş... şehrin dışında bir mağaraya eletmiş !
- Nere geldik kele oğlan ?
- Senge gişi buldum bir tene ! Demiş.
Bekle şimdik güveyi namaza
getti hemen şimdik gelir
! Sen herifingi bekle !
demiş gözden keybolmuş !
Akşam olmuş, mağaraya bir kurt girmiş ! Bakmış kinem bir av
ayağına gelmiş ! Homurdanarak keriye
doğru yerimiş :Tıkır tıkır gelirsing atlı mısıng ne ?
-Uyyyy!!! Sesine de kurban yiyidim ! Eynen kurt kimi ulorrr..
Kurt blrez yanına yaklaşınca karanlıkta lomba kimi gözleri
parlormuş :
Elinde fener fakı mısıng ne ?
Uyyyy... kara
gözlerinde kurban olan heriffff.. Eynen gözleri lomba ( lamba ) kimi parıl parıl parlorrr.. Kurt birez
daha kerinig yanına
yaklaştığından Keri elini atmış ,
kurdun tüyleri eline gelmiş .
- Offf... benim babayiğidim ! Döşünün ( göysünün ) kılları
da samur kürk kimi !
Kurt kerinig yanağına
harppanadak bir ısırık atmış !
Öpmeden ısırırsın deli mlsing ne ?
Etme lannn !!!
Namıssız , seni çapkınnnn.. !!!! Demiye kalmadan kurt harp , harp
keriyi parçalayıp bir eyyi meğdesine
oturttmuş !
Biri sıçan biri boz. Biz çıktık selamete
Burada bitti bu
hikaye !
HEKET BU YA !
HAYDİ ALAYIGIZ DA
KALING SAĞLICAKLA.....
AYSER MASMABACI BEŞOĞLU
Eğitimci şair ve yazar