Çok sevgili okuyucular,
Doktor Hasan, Kilis'imizin ileri gelen eşraf bir ailesine
mensup, çok sevilen, halkı ile iç içe bir arada büyümüş, sempatik, bilgili ve
donanımlı bir doktoruydu. Kilis halkımız sağlıkla ilgili dertlerinde Ondan deva
bulurlardı. Tabiiki Hak’tan da... Hastaları ile bir akraba veya arkadaş gibi
samimi bir havada ve Kilis şivesini kullanarak konuşurmuş. Buradan kendisine
Allah’tan rahmet diliyorum. Mekânı
Cennet olsun.
Geçen gün, hemşehrili
bir arkadaşımız bana özelden bir mesaj atmıştı. Mesajında annesi ile eşinin
aynı gün Hasan Bey’e muayene olmaya gittiklerinden bu muayenenin oldukça ilginç
olduğundan söz etti. Bana bu konuyu kaleme almamı rica etti. Bunun yanısıra yazımı çok beğenen Kilisli pek
çok arkadaşlarım da Kilis şivesi ile ilgili bir makale yazmamı rica etmişlerdi.
Bu muayenede müthiş bir mizah kokusu aldım ve şimdi sizlere, bu ilginç
muayenenin tiyatro sahnesini açıyorum.
Sitti Deyza sebehliyin karnında bir guruldama, meğdesinde
bir bulanma , bir sancı ile uyanır.
Gelini Emine de sufrada karnının ağrısından kıvrım kıvrım kıvranır.
Kaç günden belli durmadan böbreklerinin ağrısından yakınır. Günde iki üç kelle
de eptezhanaya ( tuvalet) kusmaya seyirdir( koşturur) . Evin erkeği Ökkeş,
arvadının bu halına çok çalkanır.
(üzülür ) “Bu beyle olmuyucu arvat, seni
böğün ( bugün ) Toktur Hesan'a götürüm . Ben zatan dün
sıra aldımdı. Kalk hazırlan da gidek “der. Emine asbabını ( giysilerini)
geyinir. Havışa (evin bahçesi) enerken
Sitti Deyza bunları görür.
-Kele Emine... !!!Nere gidorsuguz kez!
- Heç ana Toktura gidoruk!
- Niye neyin var kele?
-Ana neyi, neyim var? Kaç günden belli böğrümün(
böbreklerimin) ağrısından duramorum , niye görmon mu?
-Yel girdi zahar!
Paragınz( paranız) çooook.. hemen Toktura ulaşıng bakalım.
- Heyyaaa.. Arvadı
can, anası balcan!
Gelin fukara kaynanasına herifinin yanında ustalığından
(kurnazlığından) bir henek söylemez höser. ( susar )
- Ane Allahtan kork !!
Arvat kaç günden belli meğdesinin, böyrünün ağrısından duramor görmon mu?
- Benim de karnım ağror, sanki bağarsaklarım doğranor....
Bak anaya kalk gidek, seni de Toktura götürüm deyen var mı?
- Öhöhhöhööö...
Öhöhhöh höö deyi ağlar, döğünür
. Allah benim canımı ala da... ellerinden eyle kurtulam !! Diye
yalan yere ağlar. Olmayan gözyaşlarını,
dolağının ( başındaki tülbenti
nin ) ucuyla ikide bir siler. Hesıtlık ( kıskançlık) bu yaaaa!
-Ya hevlevela, kuvvete illa.. billahil
aleyyil azim! Der
Ökkeş!
- Kalk geyin de gidek
kak !Şu çenenden kurtulak!
Hemen yıldırım kimi geyinmeye gider.
(Devam edecek…)
AYSEL MASMANACI BEŞOĞLU
Eğitimci şair ve yazar