14 Nisan saat:10.00’da gelen bir telefonla şok oldum. Çünkü arayan arkadaşım televizyonda alt yazılarda Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş hocanın vefat ettiği yazısının geçtiğini söylüyordu. İnanamadım, hemen televizyon olduğu odaya geçtim ve o arada eşim aynı şey için arayan bir arkadaşına yalan haber olduğunu anlatıyordu.
Televizyonu açtım. Şimdiye kadar hiç Haydar Hocadan bahsetmeyen televizyonlar koro şeklinde alt yazıyı geçiyorlardı; “Prof Dr. Haydar hoca vefat etti” diye.
Ben hala inanamıyordum, BTP Genel Bşk. Yrd Basın Sözcüsü Av. Lütfullah Önder’i aradım: “Maalesef doğru ağabey” dedi. Ben adeta orada yıkıldım. 35 yılık can dostumu, bir bakıma babam vefat ettikten sonra baba yerine koyduğum hocamı kaybetmiştim . Dondum kaldım, evimiz bir anda cenaze evine dönmüştü, eşim ve kızım feryat edercesine ağlıyordu, o sırada önce KESOB Başkanı Şevket Memiler daha sonrada TV79 ve serhat Kilis Gazetesi sahibi Abdullah Alpdağ haber gerçek mi başkanım diye aradıklarında odadan duydukları ağıt sesleri zaten her şeyi anlatıyordu. Yalnızca başın sağ olsun diyebildiler.
Cenaze ertesi gün ikindi vakti Trabzon'da kılınacaktı. Kilis'i bu kadar seven son seyahatini de Kilis’e yapan Prof. Dr. Haydar Baş'ın cenazesine hiç değilse Kilis'ten BTP İl Başkanı, Merkez İlçe başkanı ve İcmal Gençlik Başkanı temsilen katılmalıydı. Fakat olmadı, yapmak istedikleri her şeye bir çare bulan, çözüm üreten sayın yetkililerimiz telefon, telefon üstüne aramamıza rağmen, bizim cenazeye katılmamıza bir çare bulamadılar. Bu durumu esefle kınıyorum.
Cenaze günü Trabzon'da daha vahim olaylar cereyan ediyor. Haydar Hocanın naaş'ını kimseden habersizce belediye ekibi cenaze arabasında gizlice Trabzon mezarlığına defnetmeye çalışıyorlar. Bu olayı Trabzon İl Başkanımız Nihat Hekimoğlu şu şekilde anlatıyor:
"Muhterem Genel Başkanımızın naaş'ını taşıyan Trabzon Büyükşehir Belediyesi'ne ait cenaze arabası, polis ekip arabası önde mezarlığa doğru yol alıyordu. Mezarlık önünde de yaklaşık 40 emniyet mensubu tedbir almıştı. Aile mensupları yoğun çaba sonucu polis kordonunu aşarak, Genel Başkanımızın naaş'ını defnedecek ekibin elinden almayı başardı. Eğer haberimiz olmasaydı, Genel Başkanımızı defnedeceklerdi."
Yangından mal kaçırır gibi bu acele ne idi. Prof. Dr. Haydar Baş, kuşkusuz Trabzon'un bugüne kadar yetiştirdiği en mümtaz şahsiyetti. Sistemleştirdiği Milli Ekonomi Modeli ile Türkiye'nin bayrağını Çin'den Almanya'ya, Rusya'dan Güney Afrika'ya dünyanın dört bir köşesine taşıdı. Ehl-i Beyt Külliyatı ile çığır açtı. Kurduğu şirketlerle de Trabzon'da binlerce insana 'iş ve aş kapısı' açtı. Sadece siyasetçi değildi, mütefekkirdi, 52 eser kaleme alan bir İslam âlimiydi. Başta Trabzon olmak üzere Türkiye'nin değişik yörelerinde farklı okullarda binlerce öğrenci yetiştiren öğretmendi. Hakk Dostu idi, Gönül İnsanı idi. Trabzon'un en yardımsever insanıydı. Dahası Trabzon'da yegâne gündem olan Trabzonspor'un Onur Üyesi idi. Her şeyden önce Trabzonluydu!
Namazın kılınacağı yer üç futbol sahası büyüklüğünde, ancak yaklaşık 200 kişinin namaz kılması için işaretli bir yer oluşturulmuştu. Cenaze namazı alanı daraltılmıştı.
Dışarıda ise yüzlerce insan vardı. Alanın genişletilmesini ve gelen arkadaşların son vazifelerini yapması gerekliliğini yetkililere aktardık ancak sonuç alamadık."
Sağlık Bakanlığının pandemiyle ilgili genelgesinde 'cenaze işlemlerinin kültürümüze göre yapılacağı' vurgulanıyor. Bir kez daha vurgulamak isteriz ki, süreci Sağlık Bakanlığı yönetiyor ancak defin işlemini belediyeler yapıyor" dedi. Söz konusu genelgede şunlar kaydediliyor: "Bakanlığımız Bilim Kurulu konuyu tartışmış, COVID-19 nedeniyle hayatını kaybeden kişilerin cenazelerine, diğer enfeksiyon hastalıklarından dolayı hayatını kaybetmiş kişilerin cenazelerinden farklı bir uygulamaya gerek olmadığı görüşüne varmıştır. Cenazeleri cenaze torbasına koymaya gerek yoktur; cenazeler, defin yerine standart tabutla taşınabilir, defin yerine kireç serpilmesi gibi bir tedbire gerek olmadan normal mezarlık alanına defnedilebilir."
Mesela, İstanbul Büyükşehir Belediyesi nasıl bir uygulama yapıyor. İBB Mezarlıklar Daire Başkanı Dr. Ayhan Koç, bu konuda şunları söyledi: "Normal vefat etmiş vatandaşlarımıza nasıl davranıyorsak, koronavirüs nedeniyle vefat edenlere de aynı şekilde davranıyoruz. Doktor raporu çıktıktan sonra, nüfus kaydından düşümü yapıldığı anda, ortak kullandığımız sistemden hemen haberimiz oluyor ve hızlı bir şekilde, ekiplerimiz tam teçhizatlı bir halde evden ya da hastaneden cenazeyi alıp, gasil hane, kefenleme işlemlerini gerçekleştiriyor. Sosyal mesafeye dikkat ederek, cemaat ile namazı kıldırıp defin işlemlerini yapıyoruz. Kişinin kendi aile kabristanları varsa, oraya defnediyoruz.
Ne diyelim hocam bu milletin rahatı ve huzuru için ömründe rahat yüzü görmedin, onlar ise sizin naaş'ınıza bile saygı göstermediler. ''Herkes yaptığının karşılığını dünya ve ahrette görecektir'' vesselam
ALAİDDİN ÖZKAR 20.04.2020
Allah razı olsun nede güzel anlatmış hocam Bunu yapanlar er geç bedelini ödeyeceklerdir...