Sıra ile oynadılar, gelin de her bir kızla karşılıklı
oynadı. Ben de onlara çibik çalıyordum.
Komşumuzun Kızı Zehra da gelip yanıma oturdu…
Ha bire zılgıt çalıp çibik çalıyorduk.
Bir ara karşımda kız tarafından iki kadın bakıp baş başa vermiş,
Zehra ile bana
bakıp bakıp bir
şeyler konuşuyorlardı.
Kayınvalide gelip ikimizi de kolumuzdan tutup oyuna
kaldırdı. Bu emrivaki oyuna daveti yadırgamıştım ama bozuntuya vermeden Zehra
ile bakıştık güldük.
O sırada yeniden zılgıtlar:
“SİZiN ASMAAAAA...
BİZİM ASMAAA... OYNAYANLAR DA
NE YOSMA... “ Dos..
dos... ehey.. li ... li. li..
liiiii...
Kayınvalide bir poşetten aldığı avuç avuç helli( kağıtlı)
rengarenk şekerleri gelinin başına serpeledi … Tekrar zılgıt.. Yine türküler
...
“ALAHA SEGE HEDİK
KAYNANA
DİŞLERİ GEDİK
KAYNANA
OĞLUN ŞEKER GETİRMİŞ
SENSİZ YEDİK KAYNANA
“
Kaynana ile gelin karşılıklı oynadılar...
Sıra yemek yemeğe gelmişti.
Masa şeklindeki sekilere herkes oturdu. Kaynana ve görümceler iki elti, kız tarafına
ve misafirlere ev sahipliği yapıyorlardı.
- De kele Fazilet! Niye yimon?
Yiyin Allahisen (Allah aşkına)
Büyük görünce:
- Hatçe Deyza bak şu
dolmaları ben yaptım. Hele yiyin!
Hadduç Deyza;
Kak hele bege ordan bir lehmacun ver Fatma bi’ ne acımış
dolma da !
Nağme Abla da :
Kele höste yi işte bi’ herşeye bir mahana bulon !
Gelinin teyzesi yanındaki kadından izin isteyerek geldi
yanıma oturdu. Selamlaştık.
- Afiyet olsun hocam
dedi
Merhaba hoş geldiniz
- Sağolun
- Sege bi şey sorucum.
- Buyurun !
Az evvel senden oynayan kız bekar mı?
-Zehrayı mı
soruyorsunuz ?
- Şo senden bile oynayan?
-Ha Evet. Zehra
Arkaya dönerek:
Ayşe’yi çağırarak sordu.
Peh ne datlımış. Beyaz Pendir kimi!
Boyu, posu endamı da yerinde.
Anası hangisi ola bu kızın ?
- işte şu kadın!
Heee... Anası da güzelmiş. Aynen genne benzor.
- Evleri nerde bunların?
- Tekke Camisinin arkasında
-Yavaş sebehe kağak
ta gidip bakak hele . Kız yeyin hoşuma getti.
Gelinin önce
saçlarını çözdüler.
Kayme gelini oturtup yıkamaya başladı. Gelinin yakınları
maşallah çekerek her biri başına türkülerle birer şampuan sürdü, tas tas su
döktüler. Sonra boy abdesti aldırarak salavat getirdiler. Karnını doyuran
yıkanmaya gitti.
Gelin yıkandıktan sonra yine zılgıtlarla giydirildi. Daha
sonra herkes giyindi, kız tarafı da erkek tarafına teşekkür ederek ayrıldılar.
Böylece güzel Kilis’imizin Hamam adet ve gelenekleri burada
sona erdi.
Hoşça kalın.
AYSEL MASMANACI BEŞOĞLU
Eğitimci şair ve yazar