Anasayfa
  • Ekonomi
  • İslam
  • İlçeler
  • Güncel
  • Analiz
  • Eğitim
  • Siyaset
  • Spor
  • Kültür & Sanat Teknoloji Sağlık Dünya Türkiye Videolar
  • Ara
SON DAKİKA:
22:44
Elbeyli ve Musabeyli'ye Yeni Kaymakam Atamaları
12:40
İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden Okul Kütüphanelerine Kitap Desteği
11:50
Elbeyli'ye Yeni Otogar
10:01
Kilis Belediyespor Yeni Sezona Günde İki Antremanla Hazırlanıyor
09:41
Altın fiyatları 12 Ağustos 2022
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Misafir Kalem
  3. Prof. Dr. Haydar Baş'ın Küresel Hırs Hakkında Fikirleri (Prof. Dr. Dünyamalı Veliyev)
22 Nisan 2020 - 10:53

Prof. Dr. Haydar Baş'ın Küresel Hırs Hakkında Fikirleri (Prof. Dr. Dünyamalı Veliyev)

22 Nisan 2020 - 10:53
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Prof. Dr. Haydar Baş'ın Küresel Hırs Hakkında Fikirleri (Prof. Dr. Dünyamalı Veliyev)
Misafir Kalem

Baş Hoca hakkında geçmiş zamanda konuşmak bizi kahrediyor. Ben onunla beraber olduğum için kendimi bahtiyar sayıyorum, gurur duyuyorum. Biz elde ettiğimiz her şey için ona borçluyuz. Sovyetler döneminde yaşamış bir insanın din-iman sahibi olması da onun sayesindedir. Allah ona rahmet eylesin. Mekânı Cennet olsun. Bize ise düşen, Hocamızın başlattığı büyük işleri sonuna kadar devam ettirmektir.

Türkoğlu, Nobel mükâfatına aday, Allah yolcusu, dostumuz Prof. Dr. Haydar Baş Hocamız sadece Milli Ekonomi Modeli değil, tüm eserleri bir, tam olan yeni sistemdir, onların içeriği kodlandırılmış yeni fikirler ansiklopedisidir, desek hiç de yanılmayız. O, iktisat  ilmini sistemleştirmiş, yenilemiş, daha yüksek düzeye çıkarmış, yeni bir ilim yaratmıştır.

Türk dünyasının iktisat fikirlerinin hiçbir yerde denilmemiş yalnız bir yönünü değerli okuyucuların dikkatine sunmak istiyorum. O da şu: "Kaynakların sınırsız, ihtiyaçların sınırlı olduğu" tezi. Tüm dünya iktisatçılarından farklı olarak Hocamız, "Kaynakların sınırsız, ihtiyaçların ise sınırlı" olduğunu tespit etmiştir. Şu iktisat ilminde yeni bir fikirdir.

XX. yüzyılın sonlarında küreselleşmenin hızlanması ile insanoğlunun işleri küresel boyut aldı. O, kozmosa doğru ilerlemeye başladı. Bu ise toplumsal kalkınmanın her bir senaristini hem genişlenirdi, hem de sınırlandırdı. Onun kalkınma yönlerine büyük etki gösterdi. İnsanoğlunun sınırsız ihtiraslarının sonucu olarak küresel ısınma, ozon katlarındaki değişmeler, biyosferdeki uygunsuzluklar, birtakım hayvanat ve bitkisel kollarının yok olması şimdi tüm uygarlık için tehlike kaynağıdır. Dünyada en yüce düzeye ulaşmış enformasyon mekanizmasının ile doğanın tüm zenginlikleri, özel olarak insanoğlunun yaşam tarzı, ahlakı küresel güçlerin çıkarlarına, daha dakik deyimle iktisadi aç gözlülüğe, tamahına uygun şekilde yönetiliyor. Bugün dünyanın başta gelen tehlikesi küresel aç gözlülük desek hiç de yanılmayız.

Yıllardır mevcut olmuş manevi ortamın yok olması için direk tehdit yaratmıştır. Sosyal durumda ortaya çıkan farklılık ve sosyal-ekonomik çelişkiler daha çok derinlik sergiliyor.

Özetlesek, söylemek kaçınılmazdır ki, XX. yüzyılın ikinci yarısından uygarlık tam olarak yeni ortamda yaşıyor ve onun işlerinin tüm yönlerinde (ekolojik, enformasyon, sosyal) istikrarsızlık durmadan artıyor. Bunların da kökünde küresel hırs dayanıyor.

Zamanımızdaki gelişmiş ülkelerde birtakım ahlaki değerlerinden kaçılması, keyif çekmek hırsı ve her şeyin reva görülmesi düşüncesi gündelik hayatın bir parçasıdır. Aynı düşüncelerin şeytan tarafından kabul ettirilmesi iddia ediliyor. Şeytan her türlü hilelerle kendisinin haklı olduğunu insanları inandırıyor. Yalan dünya meydana geliyor, yalan olan amaçlar gündeme geliyor, Şeytan ise her zaman melek durumunda oluyor. Onlara hizmet edenler ise hak yolcuları gibi görünüyorlar.

Ayrıca tüm üretim alanlarını, hatta hizmet alanlarını tekelleştirdi. Sonuçta, bugün dünya ekonomisi az sayıda, ancak çok büyük uluslararası şirketlerin kontrolü altındadır. Yalnız ileri teknoloji alanları değil, mal ve hizmet ticareti de birkaç şirketin tekeline geçmiştir. Küresel tekeller, ulusal pazarların kontrolünü ele geçirerek, küçük işletmeleri yok etmekte ya da onları küresel bir dağıtımcının ağına dahil etmektedir. Dünya piyasalarındaki  tekelci yayılmaların geleneksel biçimleri "şirketlerin satın alınması" ya da "birleşmesidir". Tekel karlarının çekiciliği, şirketlerin şiddetli bir rekabet ortamında sürekli olarak büyümesini zorunlu kılar. Büyümenin tek yolu, aynı alanda çalışan şirketlerin hangi yöntemle olursa olsun etkisiz kılınmasıdır. Bu da satın almaya da birleşme yolu  ile sağlanmaktadır.

Şimdi geçelim küresel hırs mekanizmine. Şu mekanizmanın başında küresel tekelleşme, uluslararası şirketler duruyor. Uluslararası şirketlerin dünya için büyük tehditlerini şöyle tespit etmek mümkündür:

1- Ulus-ötesi şirketler son derecede değişik yapılanmalara, ulusal yasalardan kaçınma yeteneğine, büyük siyasi ve mali güce sahiptirler.

2- Ulus-ötesi şirketler yatırım yaptıkları ülkeye, kendi ürettikleri malları ihraç ettirmezler. Milli hükûmetlere döviz kazandıracak gerçek ihracat politikaları uygulamalarına imkân sağlamazlar. İhracat kısıtlaması, uluslararası şirketlerin  ve örgütlenme biçimlerinin doğal bir sonucudur. Çünkü onlar dünyanın tüm piyasalarında var olmak için ve bölgeler düzeyinde sık-sık örgütlenmişlerdir. Uluslararası şirketler ihracata yönelik  yatırımlar yolu ile milli devletlerin dış ticaretini denetimleri altına alırlar.

3- Uluslararası şirketler vergi vermezler, mali açıdan denetlenemezler. Vergiden kurtulmak için küresel ticareti "Şirket içi ticaret" hâline getirmişlerdi. 50 yıldan çok zaman içinde oluşturulan yenidünya düzeni bu şirketlere vergiden kaçmalarını durduracak sayısız olanaklar sağlamaktadır.

Küreselleşmenin neoliberal görüşlere dayanan yeni dünya düzeni Keynes'in getirdiği devletçi iktisat politikası uygulamalarını ve ülkelerin ulusal bağımsızlığını ortadan kaldırmayı hedefler. Ekonomik, politik ve askeri yapılanmalar ile şu yapılanmaları düzenleyen  uluslararası anlaşmaların tümü, küreselleşmenin, dolayısı ile ulus-ötesi şirketlerin ulus-devlete karşı olan tutumu üzerine inşa edilmiştir. Özetle ulus-ötesi şirketler ulus devletin düşmanıdır. Ulus-ötesi şirketler ülkenin siyasal egemenlik ve bağımsızlığını da zedeler. Büyük ekonomik güçlerle "devlet içinde devlet" konumuna gelirler.

Sonuç olarak Fransız İhtilalinden bugüne kadar temel siyasi aktör olan ulus-devlet, halen mevcudiyetini koruyor olsa da, temelini oluşturan pek çok dayanağını kaybetmiş, klasik anlamdaki egemenlik yetkisini büyük ölçüde yitirmiş ve küreselleşmenin devleti olma yönünde önemli bir dönüşüme uğramıştır.

Şunu da kaydetmek  gerekiyor ki, dünyada barışın ve insan haklarının korunması yönünde kurulan tüm uluslararası kuruluşlar  da bu şirketlerin etkisi altına girmeye başlamışlar. Ekonomide küreselleşme yönünde atılan tüm adımlar bu şirketlerin büyümesine ve gelişmesine neden olmaktadır. Alınan her türlü karar ve uygulamada  bu şirketlerin menfaattarı ön planda tutulmaktadır. Bu şirketlerin dünya ekonomik piyasasında yayılması ve büyümesi  rekabet gücü  düşük milli şirketlerin  dağılmasına ve batmasına sebep olmaktadır. Ekonomik yönden kuvvetli şirketler küçük şirketlerin ekonomik piyasasını almakta ve onların daha da küçülmesine ve sonunda yok olmalarına sebep olmaktadır.

Kalkınmış ülkeler, yeni küresel güçler kalkınmakta olan ülkeleri onların yüz yıllardır senyoraj hakkını ele geçirmekle, özelleştirme ve borçlandırma mekanizması yolu ile sömürürler, ulusal kaynaklarını talan ederler.

Senyoraj hakkı her bir ülkenin para basılmasından kazandığı gelirin, ilk önce ABD tarafından ele geçirilir.

Tüm dünyada Dolar kâbusu dolanmaktadır. Sadece kâğıt parçasından oluşan Dolar öyle bir sihirli, daha doğrusu gerçek güç kazanmıştır ki, o dünyanın tüm zenginliklerini, tüm servetlerini, insan emeğinin ürünlerini, tarihi abideleri, dünyanın düşünen beyinlerini ele geçirsin, düşünen beyinleri ise kendi amaçlarına uygun olarak çalıştırsın.

Prof. Dr. Dünyamalı Veliyev

Bu yazı 3056 defa okunmuştur.
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Arifler ölmez maruf olur, aşıklar ölmez maşuk olur (Akın Aydın) - 13 Nisan 2022
  • Haydar Hoca'nın izinde… - 07 Şubat 2022
  • AKCURUN CAMİ - 03 Ekim 2021
  • AKCURUN CAMİ/ UĞUR ELHAN - 03 Ekim 2021
  • Havası mest eder güzel Kilis'in / Şiir / MESUT YAMAN - 06 Mayıs 2021
  • 14 Nisan Unutulur mu? (Tamer Tümerdirim) - 13 Nisan 2021
  • Rahmet ve af gecesi Beraat /MEHMET YAŞAR YİĞİT - 27 Mart 2021
  • Recep tövbe aydır / Yaşar Yiğit - 10 Mart 2021
  • Kahraman Türk Kadını (Hüseyin Baş) - 08 Mart 2021
  • Zamanın ötesinde yaşamak... (Tamer Tümerdirim) - 05 Mart 2021
  • Milli Paranın Gücü (Taner Tümerdirim) - 05 Şubat 2021
  • ORGANİZSASYON / DR. MURAT KARAKUŞ - 05 Şubat 2021
  • Yumrukları memleket kadar büyük! /Fatıma Eyercioğlu - 26 Aralık 2020
  • Atatürk size minnettardır (Tamer Tümerdirim) - 13 Aralık 2020
  • Hatay'dan Yükselen Nemrut Ateşi! (Yusuf Karaca) - 27 Ekim 2020
  • HAYDAR HOCA İLE BARIŞMAK… (Tamer Tümerdirim) - 13 Ekim 2020
  • Dolar ata binmiş süvari gibi (Murat Çabas) - 10 Ekim 2020
  • Doğu Akdeniz denkleminde Ermenistan kartı / Murat Çabas - 02 Ekim 2020
  • SÜLLÜM KAYDI (AYSEL MASMANACI BEŞOĞLU) - 14 Eylül 2020
  • ELO GELİN ! (AYSEL MASMANACI BEŞOĞLU) - 12 Eylül 2020
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 21
Köşe Yazarları
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş
Merhamet ve merhamette ölçü -2
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Yüzü Hüseyin'e dost, sözü O'na düşman olanlar
Alaaddin Özkar
Alaaddin Özkar
Gelin Bugün Ağlayalım!
Kerbela'da saflar belirlendi
Uğur Kepekçi
Kerbela'da saflar belirlendi
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Sabit-i Kadem Olmak
Mustafa Çobanoğlu
Mustafa Çobanoğlu
Al Eline Kalemi!
Krala Ateş Edeceksen Öldüğünden Emin Ol…
Selim Baytürkmen
Krala Ateş Edeceksen Öldüğünden Emin Ol…
Arifler ölmez maruf olur, aşıklar ölmez maşuk olur (Akın Aydın)
Misafir Kalem
Arifler ölmez maruf olur, aşıklar ölmez maşuk olur (Akın Aydın)
Çok Okunan Haberler
49 Filminin Kilis Çekimleri devam ediyor
49 Filminin Kilis Çekimleri devam ediyor
Lütfi Dabanıuzun vefat eti
Lütfi Dabanıuzun vefat eti
Ayşe Yenici Vefat Etmiştir
Ayşe Yenici Vefat Etmiştir
Ana Sayfa
Ekonomi
İslam
İlçeler
Güncel
Analiz
Eğitim
Siyaset
Spor
Kültür & Sanat
Teknoloji
Sağlık
Dünya
Türkiye
Videolar
Foto Galeri
Video Galeri
Köşe Yazarları
Biyografiler
Vefatlar
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Analiz
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Güncel
  • İlçeler
  • İslam
  • Kültür & Sanat
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Vefatlar
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

kilispostasi.com Haber Portalı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na %100 uygun olarak yayınlanmaktadır. Ajanslardan alınan haberlerin yeniden yayımı ve herhangi bir ortamda basılması, ilgili ajansların bu yöndeki politikasına bağlı olarak önceden yazılı izin gerektirir.