Zümer Süresi
53. Ayetinde Yüce Rabbimiz “De ki: ‘Ey kendi aleyhlerine günahta haddi aşan
kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah dilerse bütün
günahları affeder. Çünkü o, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” Buyurmaktadır.
Anlamını
Kur'an-ı Kerim'in lef-hu mahfuzdan dünya semasına toplu halde indirilişinden
alan Berat kelimesi beraat etmek, kurtuluş, bağışlanma, af ve mağfirete kavuşma
gibi anlamlara gelir.
Yüce
Rabbimizden bu gecede insanlığa iki önemli mesaj vardır.
Bunlardan
biri Kuran'ın yüceliği, hidayet, feyiz ve bereketin ancak Kuran'la mümkün
olduğu...
Diğeri de
insanların ebedi kurtuluşu ve bağışlanması için bu gecenin çok önemli bir
fırsat olduğudur.
Yüce Allah,
bu gecede ilahi rahmetini bol bol indirmekte, rahmet ve mağfiret kapılarını
sonuna kadar açarak, bizleri sonsuz ikramlarına davet etmektedir.
Yüce
Rabbimiz, Ey Âdemoğlu! Günahların gökyüzünü kaplayacak kadar çok olsa, sonra da
benden affını dilesen, seni affederim, buyurmuştur.
İyi
bilinmelidir ki hidayet ve kurtuluş ancak Kuran'la ve Hz. Muhammed'e tabi
olmakla mümkündür. Bu gece bu iki büyük mesajın idrakine vararak tam bir
muhasebe ile saadet selamet ile Yüce Allahın rahmet, bereket ve affından
yararlanma zamanıdır.
Peygamber
Efendimiz (s.a.s) bir kutsî hadiste şöyle buyurmuştur: “Şaban ayının on beşinci
gününü oruçlu geçirin. Gecesinde ise ibadete kalkın. Çünkü o gece güneş batınca
Allah’u Teala keyfiyetini bilemediğimiz bir halde en yakın semaya tecelli
ederek fecir doğuncaya kadar: ‘Bağışlanma dileyen yok mu, onu bağışlayayım!
Rızık isteyen yok mu, ona rızık vereyim! Musibete uğrayan yok mu, ona afiyet
vereyim…’ buyurur.”
Berat,
mağfirettir. İlahî rahmetin tecelli ettiği gündür. Berat, nedamet ve umut
zamanıdır. Berat gecesi ellerin duaya, gönüllerin semaya açıldığı gecedir.
Berat Rabbimize yönelip mağfiret iklimine girmenin adıdır.
Bugün ve
gecelerde Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.v) şöyle dua ederdi:
“Allah’ım!
Gazabından rızana, cezandan affına, Sen’den yine Sana sığınıyorum. Sana
övgüleri saymakla bitiremem. Sen kendini nasıl övdüysen öylesin.”
“Allah’ım,
Seni anıp zikretmek, nimetine şükretmek, sana en güzel şekilde ibadet etmek
için bize yardım eyle.”
Bugün en çok
muhtaç olduğumuz husus doğru istikamet, güzel ahlak ve buna bağlı birlik, beraberlik
ve kardeşlik dayanışmasının tesis edilmesidir. Bu tesisin ve birliğin
sağlanması için kandiller ve bayramlar, mübarek gün ve geceler, bunu temin eden
fırsat anları olduğundan milletimizin hayatında çok önemli bir yer tutar. Bizi
büyük millet yapan sır işte buradadır.
Asla
unutmayalım ki dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzdür.
Bu
duygularla Ramazan’ı müjdeleyen mübarek Berat Kandilinizi tebrik eder,
milletimize,
Türk-İslam
Âlemine ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini Cenabı Hak'tan niyaz ederim.
Yüce
rabbimizin affına mazhar olmak dileğiyle…….
Mehmet Yaşar
YİĞİT